Liman 29.07.1953 tarihinde yürürlüğe giren 6186 sayılı kanun ile Türkiye Cumhuriyeti Devlet Demiryolları İşletmesi'ne intikal etmiş olup, halen bu işletme tarafından işletilmektedir.
Samsun Limanı'nın inşası için teşebbüslerin en ciddisi 1910 yılında bir İngiliz Müşavirlik Mühendislik Teşekkülüne Etüt ve Projelerin yaptırılmasıyla başlanmıştır. Projeler 1912 yılında tamamlanmış fakat 1. Dünya Savaşının çıkmasıyla teşebbüs gerçekleştirilememiştir.
Cumhuriyet ile başlayan imar hareketleri arasında Samsun Limanı'nın inşası hususunda da bazı adımlar atılmış inşaya yetki veren kanunlar çıkarılmış olmasına rağmen, tatbikata geçilememiştir.
Liman 1953 yılına kadar açık demir yeri olarak kalmıştır. Ancak Doğu Karadeniz’i İç Anadolu'ya bağlayan bu sahil kentinde artan yük trafiği liman inşasını zorunlu kılmıştır. Milletlerarası bankadan 5 Türk Limanının projesinin gerçekleştirilebilmesi için 1953 yılı başında 12,5 milyon dolarlık kredi çekilmesinden sonra fiili safhaya geçilmiştir.
Limanının inşası 27.07.1953 tarihinde bir Alman İşbirliği Teşekkülü olan Rar-Philippe-Hezman Heohtiet Mühendisliğine ihale edilerek 3 Eylül 1953 tarihinde mukaveleye başlanmıştır.
Limanın inşaat aşamaları devam ederken 1963 yılında 776 metrelik rıhtım üzerine toplam 40 ton kapasiteli 10 adet elektrikli vinç kurulmuştur. Yine 1963 yılında 2 tane konveyör vinci kurulmuştur. Ayrıca demir cevheri gibi dökme katı eşyaları yüklemek içinde 1965 yılında da konveyör tesisi inşa edilmiştir. Daha sonraları 776 metrelik rıhtıma 5 ton kapasiteli 2 adet daha elektrikli vinç ilave edilmiştir. 1990 yılında Sanayi Rıhtımının da inşasını tamamlanması üzerine toplam 70 ton kapasiteli 5 adet STFA elektronik vinci hizmete girmiştir.
SAMSUN TARİHİ
Bölge M.Ö. 2000 yıllarında bir HİTİT yerleşim merkezi olarak kurulmuştur. HİTİTLER, Kızılırmak ve Yeşilırmak deltaları arasında (Mert Irmağı) yerleşmişlerdir.
Daha sonraları M.Ö. 7. yüzyılda Samsun, İYONYALI MİLLETLER tarafından AMİSOS adı ile bir kıyı kenti olarak kurulmuştur. Kafkaslardan gelen KİMMERLER'in istilasına uğrayan bölge. M.Ö. 6. yüzyılda PERSLER’in egemenliğine girmiştir.
M.Ö. 4. yüzyılda BÜYÜK İSKENDER'in tüm Anadolu'yu MAKEDONYA İMPARATORLUĞU sınırlarına katmasıyla, Perslerin bölgedeki hakimiyeti geçici olsa da sona ermiştir. BÜYÜK İSKENDER'den sonra YUNAN PONTUS DEVLETİ bütün kuzey Karadeniz'e hakim olmuştur. M.Ö. 1. yüzyılda bölge ROMA istilasına uğramış, M.S. 935 yılında ROMA'nın ikiye bölünmesiyle de ANADOLU DOĞU BİZANS İMPARATORLUĞU'nun hakimiyetine girmiştir. İmparator, Justinionus devrinde 6. yüzyılda Samsun önemli bir piskoposluk merkezi olmuştur.
1071 Malazgirt Zaferinden sonra KUTALMIŞ OĞLU SÜLEYMAN ŞAH zamanında Samsun TÜRK hakimiyetine girmiştir. Fakat 1. Haçlı Seferinden sonra Samsun kaybedilmiştir. 4. Haçlı Seferi sonrası başkenti Trabzon olan bir PONTUS RUM İMPARATORLUĞU kurulunca Samsun buraya bağlanmıştır. 13. yüzyılın ilk yarısında SULTAN KEYKAVAS ve kardeşi ALAATTİN KEYKUBAT Samsun ve Sinop'u geri almıştır.
Bu devirde Samsun, iki bölümde incelenir;
l-Müslüman olan Türklere ait Samsun
2-Ceneviz Ticaret Sitesi (Müslüman olmayanların yaşadığı Samsun)
Bugünkü Samsun, Türklerin elinde bulunan Müslüman Samsun'dur. Müslüman Samsun 13. yüzyılın son senelerinde Selçuklu Hanedanının çökmesiyle CANİK BEYLİĞİ'nin başkenti olmuştur. 1414 yılında tekrar SULTAN MEHMET ÇELEBİ tarafından OSMANLI yönetimine katılmıştır.
Samsun 1427 yılında CANİK adı ile, ilk defa haritaya geçmiştir. CANİK SANCAĞI adı ile SİVAS BEYLERBEYLİĞİ'ne bağlanan Samsun, Tanzimattan sonra Trabzon iline bağlanmıştır. 1869 yılında çıkan büyük yangın sonucu tamamen yanan kent, İsviçre'den getirilen mühendise yaptırılan plan üzerinde yeniden kurulmuştur.
Cumhuriyet devrinde sancaklara vilayet adı verilmesiyle Canik adı Samsun olarak değiştirilmiştir. 19 Mayıs 1919 tarihinde GAZİ MUSTAFA KEMAL ATATÜRK'ün Samsun'a ayak basarak KURTULUŞ SAVAŞINI buradan başlatması, Samsun şehrinin Cumhuriyet Tarihinde mümtaz bir yer edinmesini sağlamıştır.